Spektrofotometrede Kalitatif ve Kantitatif Analiz

Spektrofotometri, bir numunenin ışığın soğurma veya yansıtma özelliklerini ölçerek kimyasal bileşenlerini belirlemek için kullanılan analitik bir tekniktir. Kalitatif ve kantitatif analiz olmak üzere iki ana sınıflandırmaya sahiptir.

Kalitatif Analiz

Kalitatif analiz, bir numunede belirli bileşiklerin varlığını veya yokluğunu belirlemek için kullanılır. Belirli bir bileşiğin kendine özgü bir soğurma veya yansıtma spektrumu vardır. Bir numunenin spektrumu bilinmeyen maddelerin spektrumlarıyla karşılaştırılarak bileşenleri tanımlanabilir.

Kantitatif Analiz

Kantitatif analiz, bir numunede bir bileşiğin konsantrasyonunu belirlemek için kullanılır. Beer-Lambert Yasası, bir numunenin soğurumunun konsantrasyonuna doğrudan orantılı olduğunu belirtir. Bilinen bir konsantrasyona sahip bir numunenin soğurumu ölçülür ve ardından bilinmeyen bir numunenin soğurumu ölçülür. İki soğurum ölçümü arasındaki ilişki, bilinmeyen numunenin konsantrasyonunu belirlemek için kullanılabilir.

Uygulamalar

Spektrofotometri, çeşitli sektörlerde çok çeşitli uygulamalara sahiptir, bunlar şunları içerir:

*

Çevresel analiz: Su ve toprak örneklerinde kirleticileri belirlemek için

*

Biyokimya: Protein, DNA ve RNA gibi biyomoleküllerin konsantrasyonlarını ölçmek için

*

Eczacılık: İlaçların saflığını ve konsantrasyonunu kontrol etmek için

*

Gıda analizi: Gıda ürünlerindeki vitaminler, mineraller ve katkı maddelerini belirlemek için

*

Sanayi: Üretim süreçlerinde kimyasal bileşenleri izlemek için

Avantajları

Spektrofotometrinin bazı avantajları şunlardır:

*

Hassastır ve düşük konsantrasyonları tespit edebilir

*

Hızlıdır ve basittir

*

Çeşitli örnek türlerinde kullanılabilir

*

Çok yönlüdür ve hem kalitatif hem de kantitatif analiz için kullanılabilir