Selçuklularda “Ülke toprakları hanedan ailesinin ortak malıdır” anlayışının merkeziyetçi yapı açısından değerlendiriniz.

Bu yazı Hasan ERYILMAZ tarafından 06.08.2020 tarih ve 20:50 saatinde Tarih kategorisine yazıldı. Selçuklularda “Ülke toprakları hanedan ailesinin ortak malıdır” anlayışının merkeziyetçi yapı açısından değerlendiriniz.

makale içerik

İnternette ara Kısa Linki Kopyala

Selçuklularda topraklar hanedan ailesine aittir ve bütün topraklar miri arazi olarak geçer. Diğer kısımlara ayrılan araziler ise beş kısma ayrılmıştır.



Has Arazi : Elde edilen gelirlerin tümü devlete aktarılmaktadır, Hükümdar ve ailesinin bütün ihtiyacı bu topraklardan elde edilmiş gelirden sağlanır.

İkta Arazi : Devlet arazisidir sadece gelirler ikta askerlerine ve arazinin çiftçisine gitmektedir. Bu sebepten ötürü asker bakım maliyetleri azalmaktadır.

Vakıf Arazi: Vakıflara aittir. Sosyal yada dini amaçlı kurulan vakıflar tarafınca değerlendirilmektedir. Buralardan gelen gelir ile hanlar, kervansaraylar, camiler, hastaneler ve mektepler yapılmaktadır. Devlet hazinesini fazlaca hafifletir.

Haraci Arazi: Vergi payı yüksektir, geliri çiftçiye masraf ve Gayr-i Müslimlere aittir.

Mülk Arazi: Özel mülk olarak geçer. Sahibi tarafınca alım-satım işleri yapılabilen tek arazi bunlardır. Başarı ödülü olarak devlet tarafınca verilmektedir. Yönetim ve askerlik alanında ki devlet adamlarının elinde bulunmaktadır.



Sonuç olarak değerlendirmek gerekirse ; Topraklar kendi içinde beş kısma ayrılmaktadır sadece yönetimi ve sahipli devlete aittir. Olası bir durumda devlet el koyabilir, istediğini idareci olarak atayabilir. Hazineye katkısı olduğu şeklinde halka da yararı fazlaca fazladır. Askerlerin bakım maliyetlerini kısarak, ziraatçi ve halka kalan gelir oranı artırılabilir.

Anahtar Kelimeler : Selçuklularda,topraklar,hanedan,ailesine,aittir,vebütüntopraklar,miri,arazi,olarak,geçer.,Diğer,kısımlara,ayrılan,araziler,ise,beş,kısma,ayrılmıştır.

Pinterest Google News Sitesinde Takip Et Facebook Sayfamızı Takip Et Google Play Kitaplar