Türklerin İslamiyete geçmesi, onların spor anlayışlarında bir değişikliğe yol açmış olabilir mi?
Bu yazı Hasan ERYILMAZ tarafından 27.07.2020 tarih ve 21:33 saatinde Tarih kategorisine yazıldı. Türklerin İslamiyete geçmesi, onların spor anlayışlarında bir değişikliğe yol açmış olabilir mi?
makale içerik
Türkler İslamiyet’ten ilkin günlük hayatta yaşamlarını kolaylaştıracak, savaşlarda onlara yarar sağlayacak spor dalları ile ilgilenmişler ve bedensel faaliyetleri bir ömür seçimi olarak benimsemişlerdir. Her daim bedensel aktivitelere ehemmiyet vermişler, çocukluktan başlayarak, hanımlarda dâhil olmak suretiyle sporu, bilhassa binicilik, okçuluk şeklinde ömür seçimi haline getirmişlerdir. Bu sporlara ağırlık verilmesi ölüm kalım becerilerini arttırmış ve savaşlarda başarı kazanmalarını sağlamıştır. İslamiyet’in kabulünden sonrasında da spora verdikleri ehemmiyet ve bedensel faaliyetlere gösterdikleri ilgide değişim meydana gelmemiştir.
İslamiyet’le beraber Türklerin kültürel ve sosyal hayatlarında fazlaca büyük değişimler olmamış, dini kurallar gelenekler ile kaynaşmıştır. Türk İslam hayatında da, İslamiyet öncesi Türklerde olduğu şeklinde binicilik, okçuluk, atıcılık, kılıç, mızrak, güreş şeklinde güç ve dayanıklılığı geliştirici sporlara aynı ehemmiyet verilmeye devam etmiştir. Bu sporlar bununla beraber harbe hazırlık sporları olduğundan egzersiz amaçlı yapılmaya devam edilmiştir. Barış zamanında askerlerin kendisini geliştirmeleri için oyunlar ve şenlikler gibi düzenlenmiş, müsabakalar düzenlenerek teşvik edilmiştir. Binicilik, okçuluk göçebe Türklerde bir ömür anlayışıydı. Hayatları buna bağlıydı. İslamiyet ile yerleşik hayata geçiş daha süratli bir halde ortaya çıkınca ömür seçimi olan ata sporları qüç ve çeviklik kazanmak için yapılır oldu. Osmanlı döneminde daha yaygın ve gözde hale gelen güreşte, İslamiyet öncesi meydana getirilen sporlardan biriydi. Osmanlı döneminde hanımefendilerin sporla daha azca ilgilendiğini söyleyebiliriz sadece bunu İslamiyet ile bağdaştırmak doğru olmaz.